Doç. Dr. Ramazan ÇELİK
ORCID: 0000- 0002-6957-5297
Trakya Üniversitesi Edirne SBMYO
ramazancelik@trakya.edu.tr
ISBN: 978-605-71074-3-5
Yayın Tarihi: 18.07.2025
Doi: 10.5281/zenodo.16095465

Sürükleyici gazetecilik haber metin ya da videolarında yer alan olay ve olguların, haber hizmeti alan okur tarafından bizzat söz konusu olay veya olguya bir çeşit dahil olma deneyimi veren yeni bir gazetecilik türüdür. Kavram 2007 yılında Nonyy de la Pena tarafından ortaya atılmıştır ve geliştirilmiştir. İlk olarak 2007 yılında literatüre giren “sürükleyici gazetecilik” kavramı, izleyicileri bir haberin merkezine taşıyan sanal gerçeklik (Virtual Reality) ve artırılmış gerçeklik (Augmented Reality) teknolojilerini kullanarak yenilikçi bir sunuş biçimi ortaya koymaktadır (Altınok, 2024). Kitle iletişim araçlarından sonra internet ile birlikte devrimsel dönüşüm yaşayan gazetecilik de değişim ve dönüşümün önemli bir parçası haline gelmiştir. Devrimsel dönüşüm ile Philips’e göre gazeteciler iktidar ve halkın arasında dolayımlama rolünü oynamayı hedeflemektedirler (2020, s. 143). 2010 yılından itibaren gazeteciliğin sürükleyicilik niteliği; genellikle çevrimiçi multimedya içeriği ve sanal gerçeklik gözlükleri aracılığıyla izlenebilen haberlerin üretimiyle daha teknolojik bir boyut kazanarak sanal gerçekliğe kaymıştır. Deneysel özelliğe sahip yenilikçi haberlere bu yıllarda sıklıkla rastlanabilmektedir. Örneğin ABC News, The New York Times, BBC, The Guardian gibi kurumların sürükleyici teknolojilere dayalı haberler (Yetkin, 2022, s. 106) yaptıkları görülmektedir.

Sürükleyici gazetecilik sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik bağlamında geliştirilmek istenilen bir gazetecilik türüdür.  Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik ile gazetecilik alanında gerçek dünyada hissedilen duygularla aynı duyguları yaşatacak sürükleyici bir deneyim sunmayı (Ferjoux et Dupont, 2020) hedeflemektedir. Pena’ya göre sürükleyici gazetecilik ile haberlerde ve belgesel filmlerde anlatılan olayların veya durumların birinci şahıs gözünden deneyimlenmesine olanak tanıyan bir haber üretim (Altınok, 2024) biçimi vardır. Üç boyutlu görüntülerle birlikte mekânsal sesler kullanılarak ve izleyicinin mekânda hareket etmesi sağlanarak izleyiciye “orada olma hissi” verilirken, hikâyeyle kişisel olarak etkileşim kurma fırsatı da sunuluyor (Altınok, 2024). Pena’nın da ifade ettiği gibi habere ilişkin bir hikâyenin gerçekleştiği yerin sanal bir versiyonuna tanık/katılımcı olarak erişerek veya haber hikâyesinde tasvir edilen bir karakterin bakış açısını deneyimleyerek izleyici, sürükleyici gazetecilik ile haberlere eşlik eden görüntülere, seslere, hatta hislere ve duygulara erişebiliyor.

De la Pena ve arkadaşları (Pena ve vd’den akt. Şahin, 2024, s. 140) teknoloji düzeyini esas alarak temel bir ayrıma gitmekte ve söz konusu teknolojileri, düşük seviyeli sürükleyici habercilik ve derin seviyeli sürükleyici habercilik olarak ikiye ayırmaktadır. Derin seviyeli sürükleyicilik, sürükleyici VR haberler, sürükleyiciliğin esaslarını tam olarak sağlamakta; bir diğer deyişle varlık, beden sahipliği, katılım, duygu ve siber hastalık kavramlarının (Hardee ve McMahan’dan akt. Şahin, 2024, s. 140) tam karşılığını oluşturabilmektedir. Sürükleyici VR habercilikte kullanılan sanal gerçeklik düzeyi sanal gerçekliği deneyimlemede kullanılan araçlar bağlamında değişim göstermektedir. Bunlar CAVE (artırılmış gerçeklik ve oda ölçeğinde sanal gerçeklik), HMD (başa monte edilmiş ekranlar) gibi sistemlerden oluşmaktadır. Bu sistemler oyun, belgesel, haber gibi farklı alanlarda kullanılabilen teknolojilerdir ve zamanla biçim ve içeriği sürekli güncellenmektedir.

Hardee ve McMahan, sürükleyici habercilik teknolojilerini sürükleyicilik etkilerine göre beş başlık altında sınıflandırmışlardır (Hardee ve McMahan’dan akt, Şahin, 2024, s. 143); 360 derece videolar, bilgisayar grafik tabanlı mobil sanal gerçeklik, elde taşınabilir artırılmış gerçeklik, başa giyilebilir artırılmış gerçeklik (HMD) ve oda ölçeğinde sanal gerçeklik (CAVE) uygulamaları. Derin sürükleyici habercilik olarak adlandırılan CAVE uygulamaları, en ileri teknolojiye sahiptir ve sürükleyiciliğin bütün esaslarını taşırlar. Günümüzde, bu alanda en etkili çalışmaların ise Güney Karolina Üniversitesi’nde de la Pena öncülüğünde gerçekleştirildiğini söylemek mümkündür. De la Pena ve arkadaşlarının bu alandaki önemli çalışmaları arasında şunlar sayılabilir; Gone Gitmo (2010), IPSRESS (Barcelona-2010), Emisyon Üst Sınırı ve Ticareti  (2012), Los Angeles’ta Açlık (2014), Suriye Projesi (2014), Çizginin Ötesinde (2015), ve Kiya (2015) (Şahin, 2024, s. 143).

De la Pena ve arkadaşları derin sürükleyici habercilik çalışmalarında genellikle daha özel konulara odaklanmaktadırlar. Gerçek raporlara dayalı bir doküman oyunu olan 2010 yapımlı Gone Gitmo’da ABD’nin Afganistan’ı işgali ardından gündeme gelen sorgulama teknikleri ve insan hakları ihlalleri konu alınmaktadır. Yine aynı yıl Barcelona’da bir laboratuvarda hazırlanan IPPRESS’te ise yine sorgulama teknikleri konu alınmış ve Guantanamo Hapishanesi’nde uygulanan “stres pozisyonu” ve sorgulama anları kullanıcılara sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik vasıtasıyla birinci kişi deneyimi olarak sunulmuştur. İnsanların karbon piyasasına etkisini konu alan “Emisyon üst sınırı ve ticareti (2012)”, yemek bankasında sıra beklerken nöbet geçiren diyabetik bir adamı konu alan “Los Angeles’ta Açlık” (2014), mülteci çocuklara odaklanan “Suriye Projesi” (2014), Amerika’da kürtaj karşıtı gösterileri konu alan “Çizginin Ötesinde” (2015) ve aile içi şiddeti konu alan “Kiya” (2015) bu yöntemle yapılmış diğer yapımların arasında yer almaktadır. Çalışmalarda gerçek kayıtlara dayanan görüntü, ses ve belgelerin yanında sanal gerçeklik teknolojileri ve artırılmış gerçeklik kullanılarak oda ölçeğinde simülasyon yaratılmış ve kullanıcıların içerikleri birinci kişi konumunda deneyimlemeleri hedeflenmiştir (Şahin, 2024, s. 143-144). Sürükleyici gazetecilik bu yönü ile teknoloji ile sürekli değişim gösteren bir gazetecilik faaliyet alanı oluşturmaktadır ve gerçek ile sanal olanın bütünleştirilmesi ile kullanıcılara farklı bir habercilik deneyimi yaşatılmak istenmektedir.

Sürükleyici gazetecilik ile ilgili örneğin VR teknolojisinin gazetecilik alanında kullanımı Berg’e göre (2019) bir dizi soruyu da gündeme getirmektedir.

– VR, kullanıcının gazetecilik materyaline bakış açısını nasıl etkileyebilir?

– Gazetecilerin dikkat etmesi gereken etik konular nelerdir?

– VR, haber olaylarına daha yakın olma hissini mi artırıyor? Yoksa tam tersi, kullanıcı daha fazla mesafe mi hissediyor?

– Hangi tür hikayeler sürükleyici platformlara en uygunudur ve artıları ve eksileri nelerdir? (Berg’ten akt. Laws ve Utne, 2019, s. 7). Bu sorular yeni bir tür olan bu gazetecilik yöntemine etik boyutlarıyla da yaklaşmayı zorunlu kılmaktadır.

Bununla birlikte sürükleyici gazeteciliği benimseme sürecinde mevcut engeller ve riskler de vardır. Teknolojiler hala pahalıdır; sürükleyici içerik için üretim süreleri geleneksel ürünlere göre daha uzundur. Öte yandan, izleyiciler sürükleyici ortamlara aşina olmayabilir, sürükleyici cihazların erişilebilirliği ve satın alınabilirliği sorgulanabilir, baş dönmesine, baş ağrısına veya göz yorgunluğuna neden olma eğiliminde olan kullanılabilirlik sorunları devam edebilir (Rodríguez ve Perdomo, 2024, s. 3).

Anahtar kelimeler: Sürükleyici Gazetecilik, Artırılmış Gerçeklik, Sanal Gerçeklik.

Kaynakça

Altınok, B. (2024). Haberi Deneyimlemek: Sürükleyici Gazetecilik (Nonyy de la Pena ile röportaj), 16.03.2025 tarihinde NewsLabTurkey sitesi: https://www.newslabturkey .org/2024/11/29/surukleyici-gazetecilik-nedir/ adresinden alındı.

Ferjoux, C. and Dupont, É. R. (2020). Journalisme immersif et empathie : l’émotion comme connaissance immédiate du réel, 16.03.2025 tarihinde Open Edition Journals sitesi: http://journals.openedition.org /communiquer/5477 adresinden alındı.

Hernández Rodríguez, J. C. ve García-Perdomo, V. (2024). Immersive journalism research dominated by media effects: A call for expanded frameworks, methodologies, and narrative designs for news stories,Communication and Society,37(2), 1-18. doi.org/10.15581/003.37.2.1-18.

Laws, S. ve Utne, T. (2019). Ethics Guidelines for Immersive Journalism. Front. Robot. AI, 6(28), p.1-13, doi: 10.3389/frobt.2019.00028

Philips, A. (2020). Yeni köyün eski sakinleri, Çev. Begüm Erginbay, “Yeni medya eski haber dijital çağda gazetecilik ve demokrasi” içinde, s. 143-164, Editör: Natalie Fenton, çev. Editörleri: Ahmet Faruk Çeçen ve Sekan Bulut, Ankara, Doruk.

Şahin, Z. B. (2024). Sürükleyici Habercilik ve Uygulama Alanları Üzerine Bir inceleme. ATLAS journal international refereed journal on social sciences, 10(55), 136-148.

Yetkin, B. (2022). Yeni Bir Tür Olarak Sürükleyici Gazetecilik: Metaverse Gazeteciliğine Doğru. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, (Kasım Özel Sayısı), s. 105-125. DOI: 10.31123/AKİL.1144071.